İstanbul 'da belirlemiş olduğumuz noktalardan hareketle seyahatimize başlıyoruz. Gecemizi seyahat halinde otobüsümüzde geçirerek ertesi gün başlayacağımız tur programımız için dinleniyoruz.

Gece boyunca ve Sabaha karşı saatlerde molalarımızı takiben Toros Dağları’nı Gülek boğazından geçerek Gaziantep’e ulaşarak turumuza başlıyoruz. Sultanların saraylarını süsleyen sedef eşyaların üretildiği zamana meydan okuyan son saray sedef kakma atölyelerinden Öz Hitit Sedef İmalathanesi ’nin seçkin ustaları Sedefin nasıl yapıldığını anlatırken ikram edilen Gaziantep’in kekik çayının (zahter) tadına doyamayacaksınız. Sonraki durağımız ise antik çağın en önemli kentlerinden birisi olan Zeugma Antik Kenti’nden çıkarılan zengin eserlerin sergilendiği Gaziantep Zeugma Mozaik Müzesi olacak. Rehberimizin anlatımları sonrasında müzeden ayrılarak aynı zamanda geleneksel bir Gaziantep evi olan Medusa Evi’ne ( Taş Ev ) hareket. Cam eserleri müzesi olmasının yanı sıra geleneksel Antep işlerinin yapılıp sergilendiği yeri gördükten sonra, dileyen misafirlerimiz verilen serbest zamanda Eski Antep Çarşıları’nda alışveriş yapabilirler. Serbest zaman sonrası otele yerleşme, Konaklama ve akşam yemeği otelimizde.

Sabah saat 07.00’da aldığımız kahvaltı sonrası hareket ile Birecik’e hareket ediyoruz. İlk önce Kelaynak Kuşları (Milibis Baldibis) Koruma İstasyonu’nu görerek soyları tükenme tehlikesi altında olan bu değerli tür hakkında bilgi aldıktan sonra yaklaşık bir saatlik otobüs yolculuğu sonrası “Karagül” anlamına gelen Halfeti’ye varıyoruz. Burada teknemize binerek Birecik Barajı’nın sular altında bıraktığı, sadece minaresinin sular içinden görülebildiği Savaşan Köyü ve Rumkale’ye hareket ediyoruz. Karayolu bulunmayan Rumkale’yi tekne ile gezdikten sonra öğlen yemeğimizi de alarak tekrar iskeleye dönüyoruz. Belirlenen saatte aracımız ile buluşarak iki saatlik keyifli otobüs yolculuğu ile Şanlıurfa’ya varıyoruz.Sehir sınırları içinde kalan 14 peygamber ziyaretinden en önemlisi olan İbrahim Peygamber’in Doğduğu Kutsal Mağarayı, Hz. İbrahim Makamını, Ayn-ı Zeliha Gölü’nü ve Balıklı Göl’ü gördükten sonra dileyenler rehberimiz eşliğinde Kapalıçarşı içindeki Gümrükhan’a yürüyebilirler. Halen aktif olan handa dileyen misafirlerimiz otantik kafelerde oturarak hanın keyfini çıkarabilirler, dileyenler ise serbest alışveriş yapabilirler. Belirlenen saatte otelimize varıyoruz. Akşam yemeği ve konaklama otelimizde. Akşam yemeği sonrası isteyenler yörenin kültürünü yansıtan Sıra Gecesi’ne ( Ekstra ) katılabilirler

Ekstra Sıra Gecesi: ( Başlangıç 20.00 - Bitiş 22.30  ) otel’de yada dışarıda ayrı restaurantta olabilir. 7 ila 10 kişilik canlı müzik ekibi eşliğinde eğlence.

Sabah otelde saat 07.00’de yapılan kahvaltı sonrası aracımız ile Harran’a ulaşıyoruz. Geleneksel Harran mimarisi olan Karınca Evlerde yöresel kıyafetler giyerek mırra içip yorgunluk atıyoruz. Daha sonra dünyanın ilk üniversitesi olan Harran Üniversitesi, Ulucamii, Rasathane ve Şehir Surlarını görerek Harran’dan ayrılıyoruz ve Türkiye’nin medar-ı iftiharı Atatürk Barajı’na hareket ediyoruz. İnşaası sırasında ölenlerin anısına yapılmış olan Şehitler Anıtı’nı ziyaret edip, Seyir Terasından barajı ve baraj gölünü gördükten sonra hareketle ortalama 45 dakikalık yolculuk sonrası Adıyaman’a ulaşıyoruz. Otelimizin önünde bizleri bekleyen minibüslere binerek Kommagene Krallığı’nın kraliçe ve prensesleri için yapılan Karakuş Tümülüsü’ne hareket ediyoruz. Dört yöne bakan dört steli gördükten sonra Roma İmparatorluğu’nun efsanevi IX. Lejyonu’nun inşa ettiği Cendere Köprüsü’nü görerek Kartal Yuvası’nı andıran Kommagene Krallığı’nın kutsal kraliyet tapınaklarının ve idare binalarının bulunduğu Arsemia Antik Kenti’ne vararak Anadolu’nun en büyük kaya yazıtlarından birisini de girişinde barındıran Hierotezyon ve üzerinde ünlü Tanrı-Kral Tokalaşma Sahnesi ( Antiochos-Heracles ) ’ni görerek ayrılıyor ve yolumuza gene minibüslerimizle devam ediyoruz. Yaklaşık yarım saatlik bir minibüs yolculuğu ardından araçlarımızdan ayrılarak yaya olarak Nemrut Dağı’na çıkıyoruz. İlk olarak Doğu Terası’nda bizleri bekleyen Tanrı heykellerini gördükten sonra Tören Yolu’nu takip ederek Batı Terası’na varıyoruz. Buradaki heykelleri güneşin batışı eşliğinde izledikten sonra bizleri bekleyen minibüslere binerek otelimize hareket ediyoruz. Konaklama ve akşam yemeği otelimizde.

Not: Nemrut Dağı programında hava ve zaman koşullarının uygunluğuna göre Arsemia programı yapılacaktır.

Sabah otelimizde aldığımız kahvaltının ardından ( 06.00 ) Adıyaman’dan ayrılarak Malatya`ya varış. “Kayısı Borsası”nda verilen yeterli molada dileyen misafirlerimiz Malatya Şehir Merkezini de görebilirler. Ardından halk türkülerine esin veren Karakaya Baraj Gölü üzerindeki Kömürhan Köprüsü’nü geçerek Elazığ’a varış. İlk olarak Harput’a hareket ediyoruz. Balak Paşa Heykeli altında bulunan kafeteryadan Elazığ’ı kuş bakışı seyrettikten sonra verilen kısa mola sonrası sit alanı olan Hazar Gölü’ne hareket. Batıda Kürk Suyu ağzında Kürk Deltası, doğuda ise Zıkkım Deresi ağzında Gezin Deltası bulunan gölün kıyısında fotograf molası ardından Diyarbakır üzerinden Mardin’e hareket ediyoruz. Mezopotamya Ovası’nın merkez şehri olan Mardin’e akşam saatlerinde ulaşıyoruz. Akşam yemeği ve konaklama otelimizde

Sabah otelde yapılan kahvaltı sonrası ( 07.00 ) ardından aracımızla hareket ederek Kasımiye Medresesi’ni ziyaret ettikten sonra metropolitlik merkezi olan Deyrulzafaran Manastırı’na ulaşıyoruz. Aracımızla yapacağımız kısa yolculuk sonrası Mardin Eski Şehir Meydanı’na geliyoruz ve aracımızdan inerek yaya olarak Mardin gezimize başlıyoruz. Yürüyüşümüz sırasında zaman-zaman ana caddeyi, bazen dar sokakları ve abbaraları kullanacağız. Yaya olarak yapılacak gezide sırasıyla Meryem Ana Kilisesi ve Patrikhane (Mardin Arkeoloji ve Etnografya Müzesi), Abdüllatif Camii, Gazi Paşa İlk Öğretim Okulu, PTT binası, Zinciriye Medresesi, Şehidiye Camii, Sabancı Mardin Kent Tarihi (eski askeriye) Müzesini gördükten sonra turumuzu bitirerek Yeni Mardin’de vereceğimiz yemek molası ardından diğer bir mimari harikası Midyat’a hareket vakti. Süryani vatandaşlarımızın ülkemizdeki 4 metropolitlik merkezinden birisi olup aynı zamanda bölgenin en büyük manastırı olan Mor Gabriel Manastırı’na hareket ediyoruz. Manastırın tarihi özellik gösteren bölümlerinde yapacağımız gezi ardından dizi filmlerde bolca gördüğümüz Midyat sokaklarında geziye başlıyoruz. Tarihi camii ve kiliselerin icerisinden gecerek bölgenin mimarisinin en güzel örneği birçok dizinin çekildiği Midyat konukevini geziyoruz. Gümüşçüler Çarşısı’nda verilen yeterli mola sonrasında Mardin’de bulunan otelimize hareket. Akşam yemeği ve konaklama otelimizde.

Sabah otelimizde alacağımız kahvaltı ( 07.00 ) sonrası hareket ederek Hasankeyf’e doğru yola çıkıyoruz. İpek Yolu’nun Dicle üzerindeki geçiş noktası olmasından dolayı kesintisiz imar gören ve bu önemli özelliğine rağmen Ilısu Barajı’nın suları altında kalacak olan Hasankeyf’te; Artuklu, Eyyubi ve Osmanlı izlerini görmek için yeni köprünün yanında fotoğraf molası veriyoruz. Buradan Artuklu Köprüsü başta olmak üzere tüm “Hasankeyf”i seyrettikten sonra Hasankeyf Kalesi’ne çıkışımıza başlıyoruz. Kale Kapısı, Küçük Saray, Mağara Evler, Eşsiz Dicle Manzarası’nı gördükten sonra keyifli otobüs yolculuğu ardından Gercüş üzerinden Çağçağ Vadisi’nden yolumuza devam ederken verdiğimiz keyifli bir yemek molası sonrası, tarihi İpekyolu’nun Anadolu sınırları içine giriş yaptığı Nusaybin’den geçerek Pers ve Roma Dünyası’nın en önemli kentlerinden birisi olan Dara Antik Kenti’ne ulaşıyoruz. Halen kazılarına devam edilmekte olan bu antik kentimizde sırasıyla Surlar, Sarnıç, Nekropol Alanı ( Mezarlık ) görebileceğimiz yerler olacak. Ardından aynı zamanda Suriye sınırımızda olan yol boyunca devam ederek Kızıltepe – Viranşehir - Birecik üzerinden Gaziantep’e varış. Akşam yemeği ve konaklama Gaziantep’teki otelimizde.

Sabah otelimizde alacağımız erken kahvaltının ardından Kahramanmaraş’a hareket ediyoruz. Meşhur dövme dondurmanın tadına bakabileceğimiz Yaşar Pastanesi’nde vereceğimiz molada dileyen misafirlerimiz verilen yeterli serbest zamanda Maraş Çarşı’sını da görebilirler. Sonrasında hareketle Hatay’a doğru yola çıkıyoruz. Hatay- Antakya’daki ilk durağımız olan dünyanın ilk kilisesi ve hac mekanlarından birisi olan St. Piere Kilisesi’ne ( eğer açık ise ) varıyoruz. Kilisenin gezilmesinden sonra Roma Mimarisi’nin vazgeçilmez öğesi mozaiklerin sergilendiği dünyanın 2. büyük mozaik müzesi olma ünvanına sahip Antakya Mozaik Müzesi’ni gezmeye başlıyoruz. Gezi sonrası verilen serbest zaman icerisinde dileyen misafirlerimizle Habibineccar Camii, Katolik ( Eğer açık ise ) ve Protestan kiliseleri ( Eğer açık ise ), Uzun Çarşı gezisi yapılacaktır. Sonrasında ise Konya’ ya hareket ediyoruz. Akşam yemeği ve konaklama Konya’da bulunan otelimizde.

Sabah kahvaltısı ardından Konya şehir merkezindeki turumuza başlıyoruz. İlk durağımız Mevleviliğin merkezi olan Mevlana Müzesi (Asitane) olacak. Avlu, Matbah-ı Şerif, Türbeler, Sema Salonu ve sergilenen eserleri görebileceğimiz müzeden sonraki durağımız ise Anadolu Selçuklu Devleti’nin önemli mimari eserleri olacak. Taş eserleri müzesi olarak kullanılan İnce Minareli Medrese ve sonrasında Çini eserleri müzesi olarak kullanılan Karatay Medresesi. Rehberimizin anlatımları eşliğinde gördüğümüz bu iki mimari şaheserden sonraki durağımız ise Hz. Mevlana’nın hayatındaki en önemli kişi olan Şems-i Tebrizi Türbesi ve Camii olacak. Ardından kısa bir yürüyüş sonrası Konya Merkez’de verdiğimiz serbest alışveriş molası ardından belirlenen saatte buluşarak öğle yemeği için Restoranımıza gidiyoruz. Öğlen yemeği ardından İstanbul’a dönüş yolculuğumuz başlıyor. Yolda verilen molalar sonrası İstanbul’a varışıızı takiben turumuzu sonlandırıyoruz.